Open/Close Menu Ben gelmedim davi için, benim işim sevi için...

Osmanlı İstanbul’unda henüz buharlı gemilerin icat edilip denize inmediği dönemlerde mekânlar arası insan naklini sağlayan başlıca vasıtalar kayıklardı. Genelde bütün kayıklar, özelde ise saltanat kayıkları minyatür su sarayları olarak algılanmaktaydı. Ancak saltanat kayıklarının dışında kalan elçilik kayıkları, hususi kayıklar ve piyade kayıkları da tezyinat ve işlemeleriyle birer minyatür su sarayları görünümündeydi. Başlığımızı teşkil eden “Boğaziçi’nde…

Gecenin karanlığından kurtularak gündüz gibi yaşama çabaları insanlık tarihinin en önemli uğraşlarından birini oluşturmuş ve bu uğurda büyük çabalar harcanmıştır. Bütün dünya ile birlikte Osmanlı ve İstanbul halkı da akşam karanlığını aydınlatma ve geceyi doya doya yaşama gayreti içerisine girmiştir. Eski İstanbul’da ışık cümbüşünün az olduğu zamanlarda şehir ve sokaklar karanlık olmasına rağmen asla ürpertici…

Arapça bir deyim vardır: “el-rûh-ı mebhûsa hâhna”… Anlamı “ruh hiç hapis olunur mu?” şeklindedir. Bu soruyu kendimize soralım: Görünmeyen, elle tutulmayan bir varlık kontrol altına alınabilir mi? Tabiî ki hayır. Şehirler de canlı varlıklardır. Biz göremesek de her şehrin bir ruhu vardır. Örneğin insanın görünen bir yapısı, fiziki görünüşü, saçı, gözü, boyu posu vardır; ancak…

Seyyahların görmeden geçemediği, gördüklerinde dünyanın yaşanılası en güzel şehir dedikleri İstanbul’dan kimler gelip geçmemiştir ki. Avrupa’nın ve dünyanın en tanınmış şairleri, yazarları, ressamları, seyyahları, bürokratları gelmiş İstanbul şehrini görmüş ve hayranlıklarını belirtmişlerdir. Bu yazarlardan Edmondo de Amicis İstanbul şehrini “bir perinin sihirli değneğinden doğmuş büyük bir şehir” olarak tarif ederken hayranlık duygularını gizleyememektedir. Adolphus Slade…

1905 Yılında Mersin’de Gizemli Bir Yolcu: İngiliz Ajanı Gertrude Bell Çöl Leydi’si olarak bilinen İngiliz Hanım Gertrude Margaret Lowthian Bell, İngilizlerin Ortadoğu ve Arap dünyası konusunda yetiştirdiği istihbaratçıdır. Ama ‘Gertrude Bell’ ismi bize yabancıdır. Bazı bakımlardan Arabistanlı Lawrence’tan daha önemli olan ve Ortadoğu’daki Türk varlığının son bulması konusunda Lawrence kadar mühim roller oynayan, üstelik savaş…

İstanbul’un Karşıyaka’sında Marmara kıyılarında; yeşilin ve mavinin iç içe olduğu, asırlarca sadece deniz ulaşımı ile çevre köy-kasaba ve şehirlerle iletişimini sağlamış, Osmanlı Devleti’nin gayr-i müslim vatandaşlarının yoğun yaşadığı, ekmeğini denizden çıkaran, denizci bir halk yaşamaktaydı. Osmanlı deniz ticaretinde boy gösteren armatörler ve geçimini deniz taşımacılığı ile sağlayan bu insanlar, Osmanlı’nın Rum vatandaşlarıydı. Denizciliği meslek olarak…

Erguvanlar, baharın yeniden dirilişinin sembolüdür. Onların en güzel göründüğü yer ise Boğaziçi kıyılarıdır. İki yakaya gerdanlık gibi dizilen bu pembe ağaçlar, gözlere ziyafet sunar, eflatun gülüşleriyle insanın içini ısıtır. Boğaziçi iskelelerinin başını bir taç gibi süsleyen bu ağaçlar, hele hele o güzelim leylak kokularıyla da birleşince, Boğaziçi kıyılarındaki semt halkının deniz ulaşımını doyumsuz hale getirir….

Osmanlı Devleti’nin her dönemi içerisinde gizemi, bilgiyi, yüceliği ve geleneği barındıran değerler taşır. Ramazan geleneklerimiz asırlardır devam eden nesilden nesile aktarılan tecrübelerden oluşmaktadır. 1990’lı yıllardan sonra İstanbul’da Ramazan çadırları ile birlikte geleneksel Ramazan adetleri ve eğlenceleri adı altında etkinlikler yapılmaya başlanmıştır. Günümüzde özellikle yerel yönetimlerin gerçekleştirdiği Ramazan etkinlikleri arasında yer alan eğlence kültürünün büyük çoğunluğunun…

Dünya çok hızlı dönüyor, teknoloji akıllara durgunluk verecek şekilde gelişiyor. Alışkanlıklar, yaşam biçimleri, tüketim kalıpları sürekli değişime zorlanıyor, değişiyor. Teknolojik gelişmelerle birlikte bazı meslek dallarının kaybolduğu, bazılarının yerini sanayi ürünlerinin aldığına şahit olmaktayız. Kaybolan, eskiyen meslekleri ve sanatkârlarını yakından tanımak ve tanıtmak tarihsel gerçeklik olduğu kadar, aynı zaman da kültür dünyamızın sosyolojik ve duygusal zenginliğidir….

Page 4 of 4 1 2 3 4

© 2020 - Mehmet Mazak

logo-footer